Translate

Pratik Bilgiler etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Pratik Bilgiler etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

6 Ağustos 2020 Perşembe

Fırın Sütlaç Tarifim - 6 Kişilik - Toprak Güveç Kabında Yapılışı

 

 Fırın Sütlaç  En sevdiklerimden Serin, lezzetli pratik ve çok lezzetli, 

hadi yapalım...

  • 1 litre süt
  • 1 su bardağı şeker
  • Yarım su bardağı pirinç
  • 2-2, buçuk yemek kaşığı buğday nişastası
  • 1 paket vanilya
  • 2 su bardağı su
  • Yarım su bardağı süt (nişastayı açmak için)

Üzerine ;

  • 1 yumurta sarısı
  • Fındık
  • Fıstık
  • Ceviz içi


 

24 Aralık 2019 Salı

BIRAKIN PERDELER AÇIK KALSIN


Yaşlı hanım hastamız “İstemiyorum. 

Perdelerin kapanmasını istemiyorum. 

Pencere bahçeye bakıyor, üstelik 4. kattayız. 
Kimsenin içeriyi göreceği yok. Lütfen perdeleri kapatmayın” diye söyleniyordu.

O gece yattığı koğuştaki diğer hastalar perdeleri kapattırmadığı için servis hemşiremizden yardım istemiş,
hastamızı ikna edemeyen hemşiremiz de sorunu bana iletmişti.
 Odadaki diğer iki hasta pencere kenarında yatmakta olan hastamızın perdelerin kapanmaması yönündeki ısrarını anlamamış:(
biraz da öfkelenmişti.
Odaya neden girdiğimi anlayan hastamız ağzımı açmadan
“perdelerin kapanmasını istemiyorum, lütfen ısrar etmeyin” diyerek karşılamıştı beni.
İkna olacak gibi görünmüyordu.
Yatağının kenarına oturup sakinleştirmeye çalıştım.
 Odadaki diğer hastaların isteğini de ileri sürerek hiç olmazsa tül perdeyi çekmeye razı ettim.
Pek içine sinmemişti ama oyunun kuralına göre oynanması gerektiğinin de farkındaydı.
Odada gerginlik sürüyordu.
Yanlarında kalıp konuşturup sakinleştirmeyi düşündüm.
Hastamızın ziyarete gelen çocukları ve torunları olduğunu hatırlayıp, onları sordum.
Özellikle torunlarından söz etmeye başlayınca yumuşadığını, yüzünün güldüğünü fark ettim.
Oğlu ve kızının çok çalıştığından, kendi çocukları ile ilgilenmeye zaman kalmadığından yakındı.
- Evde herkes çalışıyor. Büyük torunum okuldan eve geldiğinde karşılayan kimse olmuyor.
O kocaman evde tek başına ne bulursa onunla karnını doyurup televizyonun karşısına oturuyor. Garibimin önüne sıcak yemek koyup sırtını sıvazlayacak, saçını okşayacak biri bile yok yanında.
“Ama modern hayat hep böyle. Hayat hızlı ve herkes meşgul, ne yapacaksınız?
Bütün büyük kentlerde bu sorunlar yaşanıyor sanırım” diye üsteledim.
Omuzlarını silkti. Doğrulup yastığını düzeltti.
Sonra yine o öfkeli gözlerle baktı.
- Modern hayatmış, sevsinler. İnsanı yalnız bırakan, başkalarından uzaklaştırıp içine kapanmasına yol açan modernliği ne yapayım?
Herkes yalnız, çocuklar bile yalnız görmüyor musunuz?
Kimse kimsenin derdini bilmiyor, bilse bile kulağının üstüne yatıp görmezden geliyor.
Anlatmaya çalışsan yaşama telaşından kimsenin durup dinlediği de yok.
- Nasıl bir yalnızlık bu sözünü ettiğiniz?
Her ne kadar konu ilgimi çekse de gerçekte, hastamızı biraz daha konuşturup sakinleştirmeyi
ve böylece odadaki gergin havanın bir ölçüde giderilmesini amaçlamıştım.
- Doktor bey oğlum, yıllar içinde azar azar öyle şeyleri yitirdi ki insanlar,
evlerine kapandıkları yetmedi, şimdilerde kendilerine de kapanmalarını bekliyorlar.

Sonra çocukluğunu, insanların bahçeli konu komşunun birbirini görebildiği evlerde yaşadığı yılları anlattı.
Konu odadaki diğer hastaların da ilgisini çekmiş, az önceki hırlaşmayı unutup hastamıza kulak kabartmışlardı.
- Önce bahçeler otopark oldu.
Apartman hayatı, modern yaşam dedik bahçenin çamurundan kurtulduk diye kandırdık kendimizi. Herkes evlerine çekildi.
Kimse kimseyi görmez, duymaz oldu.
- Peki sonra?
- Sonra sıra balkonlara geldi. Balkonları kapatıp eve kattılar. İşyerleri de balkonsuz oldu.
Dışarının tozundan kirinden kurtulduk diye kandırdık yine kendimizi.
Konu komşuya, gökyüzüne, dünyaya açılan balkonlar da gitti elimizden.
Yetmedi sıra pencerelere geldi. Tül perdeydi, güneşlikti, kalın perdeydi derken pencereler de örtüldü.
Jalûzi, panjur stor derken pencereler kapandı.
Onca para döktüğümüz perdelerimize bakıp “ne güzel oldu” diye avunduk.
Güneş görmeyen, gün ışığı gibi yanan lambalarla aydınlatılan işyerlerine, evlere kavuştuk.
Her şey yavaş yavaş oldu.
Modernleşiyoruz diye tüm bunları sineye çektik.
- Peki ya şimdi?
- Görmüyor musunuz?
Herkes içine kapandı.
Bahçesi balkonu olmayan pencereleri örtülü o çok modern evlerde dışarıyla tek bağlantısı televizyon olan insanlara dönüştük.
Gerçi biraz daha okumuş olanların internet ve cep telefonları da var ama yalnızlık aynı yalnızlık.
İnsanları içine kapatıp yalnızlaştırdılar.
Şimdi sadece bakmaları istenen yöne,
televizyona bakıp orada izledikleri dünya ile yetinmelerini orada yaşayıp tüketmelerini, sadece tüketmelerini bekliyorlar.
Dedim ya modernlikmiş, sevsinler…
Odadaki hastalardan biri televizyonun sesini önce kıstı, sonra da kapattı.
Diğer hastamız dayanamayıp “Durum bu kadar mı kötü?” diye sordu.
Bizimki gülümsedi duvarda asılı olan manzara resmini gösterdi.
- Kimileri durumun farkında.
Duvarlarına resimler asıp ara sıra da olsa başka yöne bakmayı, resimlerin içine dalıp hayaller kurmayı veya kitap okuyarak kendini avutmayı başarabiliyor.
Ama ben çocuklar için, torunlarım için kaygılıyım.
Hangi çocuk gökyüzündeki bulutlarla !
veya oyun oynadığı halının üstündeki desenlerle hayaller kurmamış, oyunlar oynamamıştır?
Öyle bir kapandık ki hayata, şimdi ne o halılar var, ne de çocuklarımızın görebileceği gökyüzü.
Varsa yoksa televizyon, tablet,bilgisayarlar.
Her şey hazır, hayaller bile.
Hayal kurmayı bile çok görüyoruz, çocuklara.
Eliyle pencereyi gösterip “Bu yüzden istiyorum, penceremi.
Hastane odasında bile olsa pencere örtülmesin, perdeler açık kalsın istiyorum.
Gökyüzümü kaptırmayacağım bu yamyamlara” dedi.
Bu sözlerden sonra başucundan kitabını ve gözlüğünü aldı.
Odada az önceki gerginlikten eser kalmamıştı.
İzin isteyip yanlarından ayrıldım.
Ertesi sabah
ve daha sonraki günlerde o odanın tüm perdelerinin açık olduğu dikkatimizden kaçmadı.



Üstelik hastamızın taburcu olmasına

ve aradan geçen onca zamana karşın hiçbirimizin eli gitmedi o perdeleri kapatmaya.

🙏🙏💖💖
Dr. Mehmet Uhri ~☆☆

17 Aralık 2019 Salı

Yerli Malı Haftası Şapka Yapımı - Anaokulu İlkokul Etkinlikleri

Oğlum Bu sene Yer fıstığı oldu

Hem rengi uygun olsun hem farklı tasarım bir şapka yapalım dedik,

evdeki mukavva kağıt yada renkli kartondan da yapabilirsiniz

Çok kolay ...

 

Yerli Malı; Yerli Malı,

Her TÜRK O'nu KULLANMALI !

 

Yerli Malı Haftası, 12-18 Aralık tarihleri arasında 
Türkiye'de tüm okullarda kutlanan belirli günler ve haftalardandır.
 I. Dünya Savaşı sonrası oluşan ekonomik darboğazın ardından 
yabancı ülkelere para akışının önünün kesilmesi ve toplumsal tutum bilincinin oluşması amaçlanmıştır. 

Özellikle okullarda "YERLİ ÜRETİM" temalı etkinliklerle kuru yemiş , çerez, meyve ve bakliyat çeşitleriyle 
hazırlanmış şapka, afiş, şiir ve sınıflarda hazırlanan lezzetli masalarlarla kutlanıyor.

 
Yer Fıstığı Şiiri

Yer üstünde çiçek açan,
Kökle toprağa karışan,
Yer altında olgunlaşan
Bir meyvenin tohumuyum.

Esasında fıstık olan,
Adını topraktan alan,
Bol vitamini bulunan
Besleyici bir nesneyim.

Yağı için üretilen
Pembemsi zarla örtülen,
Kavrulmuşları yenilen
Çerezlik kuru yemişim.

3 Eylül 2019 Salı

GıdaDedektifi.com #Neyediginizibilin

 

Reklam için değil sağlığınız için ÖNERİYORUM!!!

uzun zamandır takip ediyorum

ALGİDA - BEE'O - COCA COLA - ÜLKER - DANONE - DARDANEL - LİPTON

 MAGNUM  - GOLF - HAYAT - MİLUPA - SÜTAŞ - TADIM - TORKU - PINAR - 

ZÜBER - NESCAFE ...

aslında tükettiğimiz bir çok ürünün içinde neler neler olduğunu görüyorum :(((

 

 https://gidadedektifi.com/  

https://www.facebook.com/gidadedektifi

 

Belki birçoğunuz eve dönüyor, belki hala çalışıyorsunuz. 
Eve gelmiş olanlar da vardır veya tüm gün evde geçirmiş de olabilirsiniz. 
Belki yorgun, uykusuzsunuz… 
Veya dinginsiniz. Peki Vücudunuz Ne Alemde biliyor musunuz? Hep birlikte anlamaya çalışalım

Saat 18:00 #VücudumuzNeAlemde
  • Mide asidi yüksek seviyededir.
  • Pankreasın en aktif olduğu saatlerdir. Sindirim enzimlerini ve kan şekerini düzenleyen İnsülin hormonunu en yüksek seviyede salgılamaktadır.
  • Akşam yemeği için en iyi saat dilimidir.Yarım saat içinde yani saat 18:30’da kan basıncı günün en yüksek seviyesine çıkacaktır.
  • Bu saat dilimi idrar oluşum hızının en yüksek olduğu saat dilimidir.
  • Bu da demektir ki; hızlıca yemekleri hazırlayalım, mümkünse saati geçirmeden yiyelim. 
  • Farklı bir saatte görüşmek üzere diyelim
  • Biyolojik saatin çocuklarımız için de geçerli olduğunu unutmayalım

6 Ağustos 2019 Salı

TIRNAK BATMASI İçin Evde Tedavi Yöntemleri

Sivri Burun Ayakkabılar ve Israrla Giymek İstediğimiz O Sıkı Ayakkabının Feci Sonucu :((

TIRNAK BATMASI

EVDE PEDİKÜR YAPMAK




Hepimizin biliyorum ki bir dönem bu tarifsiz acı başına gelmiştir,

Hatta 
50-60 yaş üzeri tırnak şekil bozulması ve sertleşmesi sonucu pek çok yaşlınında en büyük şikayeti !!


 

İlk başta tarifsiz zonklayan bir ağrı, sonrasında kızarıklık ve dokunamama,
daha sonrası iltihaplı irin toplama ve cerrahi operasyona kadar giden bir süreç :(
eğer burada paylaştığımdan büyük aşamalarda ise ayağınızdaki yara
mutlaka doktora gidip küçük bir cerrahi operasyonla tırnağı kestirmeniz gerekiyor unutmayın !!!

Tırnak batımı safhanın başındayken evde tedavi yöntemine başvurduysanız şanlısınız
ve Akıllısınız :)

3 günde pratik ve sağlıklı yöntemlerle tedavi edebilmeniz mümkün ...

 


Öncelikle 3 gün boyunca sıcak banyo kürü uygulayacağız 
düzenli ve sıralı olarak günde 2-3 defa yapabilirseniz daha da hızlı sonuç alabilirsiniz....
ayaklarınız yarım saat suyun içinde beklemeli
suyun sıcaklığını abartmayın ayaklarınız yanmasın !
evde bulabileceğiniz bir çok yöntemi sizin için hazırladım, 

önemli olan sık yaparak tırnağı yumuşatabilmeniz...

 

1. KÜR

1 litre sıcak su
100 gram tuz
yeni demlenmiş 1 bardak papatya çayı

2. KÜR

1 litre sıcak su
2 çorba kaşığı rendelenmiş kil sabunu
1 çay bardağı oksijenli su / elma sirkesi / limon suyu

3. KÜR

1 litre sıcak su
 2 çorba kaşığı magnezyum sülfat olarak bilinen ingiliz tuzu

4. KÜR

1 litre sıcak su
Yarım fincan Hidrojen peroksit 


ŞİMDİ TIRNAĞINIZI BATTIĞI YERDEN CIMBIZ YARDIMI İLE ÇIKARIP, 
GÜZELCE TEMİZLEYİP DOĞRU ŞEKİLDE KESİN !  
KENARLAR İÇE GİRMEYECEK ŞEKİLDE OLMALI


TEMİZLEME İŞLEMİNİZ BİTTİKTEN SONRA 
Tırnak ve cilt arasına küçük bir rulo parçası pamuk yerleştirin.
Ayak enfeksiyonunu önlemek için pamuğu sık sık değiştirin.

tedavi sonrası ağrı olucak biraz, pamuğu çok itmemeye çalışın, 
amacımız tırnağın içine batmadan terbiye edilerek büyümesini sağlamak ... 

tedavi aşamasında ise;

  • antibyotik krem kullanıp sargı bezi ile sarabilirsiniz,
  • 2 diş sarımsağı ezip, 1 çay kaşığı zeytinyağı ile krem yapıp yaranın üzerini sarabilirsiniz,
  •  1 aspirini ezip 1 çay kaşığı vazelinle gazlı bezle sarıp  gece uyuyabilirsiniz 

Umarım acınıza faydası olur, 

Geçmiş olsun ...

 



 





9 Temmuz 2019 Salı

2 HAFTADA BOYUNUZU UZATMAK İÇİN evde yapabileceğiniz egzersizler

İngiltereli Alice Robinson, 

popüler tekniklerden bir çoğunu sağlıklı gelişim için denemiş 

ve bir hafta içerisinde 1,5 cm uzamayı başarmış. 

Bunu da omurgasını esnetip 

 omurlararası disk yüksekliğini 1-2 mm artırarak yapmış. 

Bright Side bilgilerine göre, 

20 yaş altı için düzgün bir postürle boyunuza rahatlıkla 2,5 cm ekleyebilirsiniz. 

 

Mevsim YAZ Haydi bol bol Yüzelimm

Yüzme, 
boyunuzu uzatan egzersizlerin en başında yer alıyor. 
Suyun içindeyken omurlararası disklerde ve kemiklerdeki yük çok daha az olduğu için 
eklemleriniz daha kolay hareket eder. Bu da boy uzatmayı kolaylaştırır.
 

Köprü sırt üstü egzersizleri vücut için önemlidir, 
Aslına bakarsanız, Uyurken bile daha uzunsunuz. 
10 dakika sırtüstü yatmak boyunuza 5 mm ekler. 
Bunun sebebi omurganın gün içerisinde büzülmesidir, yatınca normal haline döner. 
Ancak unutmayın, 
bu egzersizleri yapmanıza rağmen 25 yaş üstündeyseniz muazzam sonuçlar beklemeyin. 
Büyümenin çoktan durduğu yaşlardasınız çünkü.


Bisiklete binmeliyiz, çocukluğumda ne çok severdim :)
 Bu yöntemle boy uzatmak için seleyi, 
bacaklarınızın pedallara ulaşmak için esnemesi gerekeceği yüksekliğe ayarlamalısınız. 
Çok yükseğe ayarlarsanız da eklemlerinizi incitirsiniz.  


Bu hareket fazlasıyla kolay. 
Düzenli arada bara asılmak. 
Haftanın 6 günü boyunca her gün en az 5 dakika bu bara asılırsanız, boyunuza birkaç cm ekleyebilirsiniz. 
5 dakikanın tamamını bir anda yapmak zorunda değilsiniz, 
ancak her asıldığınızda en az 10 saniye asılı kaldığınızdan ve tutuş şeklinizi arada bir değiştirdiğinizden emin olun. 

 

Omuzlarınızın üzerinde durmayı denediniz mi? 

Lisedeyken ne çok yapardık !
Ya Sonra? Okul Bitti Beden Eğitimi Bitti Mi?
Bu duruşta bacaklarınızı esnetebildiğiniz kadar yukarı uzatmaya çalışın. 
 Bacaklarınızın düzgün bir açıda durmasına dikkat edin, 
zarar görmenizi istemiyoruz.  

 

Kobra duruşu,

Sanki kulunçlarınızın çıtırdadığını duyar gibiyim,
Omurganız için fazlasıyla yararlı olan bu egzersiz; 
aynı zamanda sırtınızı, karın kaslarınızı, kalça arkalarını ve kalçanızı esnetiyor. 


Sadece Eğilin,
Eğilirken bacaklarınızı düz tutup ellerinizle ayak parmaklarınıza dokunmaya çalışın. 
Yavaşça başlayın ve eğilme derecenizi ilerledikçe artırın. 


İp atlayabilirsiniz, 
basketbol oynayabilirsiniz, 
ya da bir noktada zıplayabilirsiniz. 
Egzersiz kemiklerinize ve kaslarınıza yararlı, 
yanlızca 1 - 2 hafta içinde boyunuzun uzadığını fark edeceksiniz. 


Kısa sürede boyunuzu uzatacak bu 7 doğal yöntem dışında

Sağlıklı Beslenmelisiniz !

Kalsiyum, Demir ve D vitamini tüketmelisiniz. 
Buna ek olarak vücudunuzun düzgün çalışmasını sağlayan besinler de almalısınız. 
Balık, Süt, Et, Yumurta, Sebze, Meyve Günlük ve Düzenli tüketimde çok önemli.
Paça Çorbası, Tavuk, Protein Ne kadar değerli yer verin...
ve Fast Fooodtan uzak durun
düzenli ve iyi uykuya da yer verin...

 



11 Nisan 2019 Perşembe

Çocuklar Sadece Emanet


Çocuklar

 

Çocuklarınız sizin çocuklarınız değil, 
  Onlar kendi yolunu izleyen Hayat’ın oğulları ve kızları. 
  Sizin aracılığınızla geldiler ama sizden gelmediler 
  Ve sizinle birlikte olsalar da sizin değiller. 
  Onlara sevginizi verebilirsiniz, düşüncelerinizi değil.
  Çünkü onların da kendi düşünceleri vardır. 
  Bedenlerini tutabilirsiniz, ruhlarını değil. 
  Çünkü ruhlar yarındadır, 
  Siz ise yarını düşlerinizde bile göremezsiniz. 
  Siz onlar gibi olmaya çalışabilirsiniz 

ama sakın onları Kendiniz gibi olmaya zorlamayın. 
  Çünkü hayat geriye dönmez, dünle de bir alışverişi yoktur.
  Siz yaysınız, çocuklarınız ise sizden çok ilerilere atılmış oklar. 
  Okçu, sonsuzluk yolundaki hedefi görür 
  Ve o yüce gücü ile yayı eğerek okun uzaklara uçmasını sağlar. 
  Okçunun önünde kıvançla eğilin 
  Çünkü okçu, uzaklara giden oku sevdiği kadar 
  Başını dimdik tutarak kalan yayı da sever.

 
Halil CİBRAN
 
 
"beni anlamıyorsun !" "ben senin gibi olmayacağım!" "öff Anne/Baba"
yada anne babayı (fikirlerini) beğenmeme, özgür değilim!,  vs;
 Özellikle ergen döneminde çocukları olan ebeveynlerin şikayetidir aynı frekansı paylaşamamak...
Burada çok kelime etmek yerine sabırla, ileitişimle ve huzurla bu dönemi ailece aşmak gerek :)
 
Özel Eğitimli Bireyler hatta Genel Çocuk Psikolojisi üzerine bir kursa gidiyorum,
Öğrenmek, daha iyiye ulaşabilmek için uğraşmak bile bence önemli
Ve; çok sevdiğim, değerli bu şiiri paylaştım önce size konu üzerine ...
 
Sonra;
 
Arada aklıma geldikçe yine okuyorum; 

Kendime daha iyi bakıyorum,
 
hareketlerime, vermeye çalıştığım sevgiye,
 
yetiştirmekle görevli olduğum Birey'e, 
 
Rabbimin En Güzel Emanetine...



29 Mart 2017 Çarşamba

48 Milyon izlenmeeeee ile MUHTEŞEM 8 LEZZETLİ TARİF


Fast food kültürünü pek tasvip etmesemde evde yapılabilen güzel/pratik yeni türkçemizle aperatif lezzetleri destekliyorum :)

Oğlum, en azından hazır yemeğe yönlenmiyor diye seviniyorum bu şekilde 

(Tabi şimdilik!)

bir Anne olarak en büyük görevi 👍

neyse dostlarım izleyin.... 


sevgilerimle ...

 




 Ayrıntılı Tarifleri İçin Azıcık İngilizceye İhtiyacınız Olacaktır ....







 


10 Ekim 2016 Pazartesi

Diş Beyazlatma

Bu aralar çok uğraşıyorum dişlerimle, 10-15 sene önce yaptırdığım dolguları bile yeniletiyorum dersem gülümsediğinizi hisseder gibiyim...

Beyaz dişlere sahip olmak en çok istediğimiz şey. Diş hastanelerini incelediğimizde ise beyazlatabilmek için gereğinden fazla para ve zaman harcanıyor.

Bazen ninelerimizden kalan “eski usul” çözümler gerçekten etkili olabiliyorr. Bunlar hem daha az para harcamanıza neden olur hem de ticari ürünlerin sonuç alabilmek için her zaman yaptığı gibi doğrudan dişlerinize karşı saldırıya geçmezler.

İki seçeneğiniz var :

Birinci Seçenek : Bir çorba kaşığı karbonat ve bir tam limonun suyunu alıyorsunuz, ufak bir kaba karbonatı boşalttıktan sonra limon suyunu döküyorsunuz. İki dakika bekleyip güzelce karıştırıyorsunuz ve elde ettiğiniz bulamaçı dişlerinize uyguluyorsunuz. Dişlerinizde 30 dakika tuttuktan sonra ağzınızı güzelce çalkalayıp, dişlerinizi fırçalıyorsunuz.

İkinci Seçenek : İki adet çileği alıp güzelce eziyorsunuz ve bir çay kaşığı karbonat ile karıştırıyorsunuz. Kaynaşmaları için 2 dakika bekliyorsunuz ve bu karışımı dişlerinize uygulayıp 5 dakika bekliyorsunuz. Süre bitince ağzınızı bol su ile yıkayıp dişlerinizi fırçalıyorsunuz. 

2 haftada bir tekrarlasanız bile farkı görüyorsunuz :) bu iyiliğimi de unutmayın ...

18 Nisan 2014 Cuma

Yavaş Yavaş Bizide Tüketen Elektromanyetik Aletler...


Elektromanyetik Alan" konusunda doktora yapmış bir kişiyinin yazısını paylaşmadan edemicem....

Öncelikle dizüstü bilgisayarlarıni asla ve asla kucağınızda, dizinizin üstünde kullanmayın.
En çok manyetik alanı saç kurutma makinesi ve ütü yayar (bu aletleri kullanırken acele edin, işinizi çabuk bitirin.

"Yatak odalarında televizyon, bilgisayar ya da cep telefonu bulunması tahmin edemeyeceğiniz kadar zararlıdır. Havayı iyonize eden elektromanyetik alan yüzünden çoğu zaman bir koku ile algıladığımız ancak gözle göremediğimiz elektrik yüklü parçalar havada asılı kalırlar.
Saatlerce havalandırsanız bile tam olarak ortamdan süpürülmezler, her nefes aldığınızda ciğerlerinize bu parçaları çekiyorsunuz demektir.

Elinizin hemen altındaki klavye ve Mouse ise her hareketinizde elektrik sinyalleri gönderir. Mutlaka kablolu mouse kullanınız. . Aynı şekilde uzun süreli klavye ve mouse kullanımı maalesef bilekleri ve eli deforme etmektedir. "RSI (Repetitive Strain Injury)" denen sürekli aynı bedensel hareketlerin tekrarıyla oluşan eklem rahatsızlıkları ve "Carpal Tunnel Sendorumu (tekrar eden hareket sendromu )" ciddi sonuçları olan ve ameliyat gerektirebilen hasarlar verirler.
Lazer baskı yapan yazıcılar, çalışmaları sırasında ozon gazı üretirler.
Uzmanlar kanser ve bağışıklık sistemi hastalıklarının, manyetik alanın zayıflattığı bünyelerde oluştuğunu söylüyorlar.
Mesela çoğumuzun kullandığı Bluetooth kablosuz bağlantısı için HP firmasının resmi kitapçığı "lütfen sağlığınız için bir metreden kısa mesafede Bluetooth kullanmayın” diyor.
Eğer bütçeniz yetiyorsa LCD dediğimiz ince ekranlardan alın. Bunun radyasyon seviyesi daha düşüktür.
Bilgisayar kasanızı bedeninizden uzak tutun. Kabloları mümkün olduğunca uzun tutarak çevrenizdeki boş alanı uzatın, Bilgisayar masanızı metal aksamdan değil, ahşap ve elektrik yükü tutmayacak şekilde oluşturun.
Bilgisayarınızın bağlı olduğu prizi mutlaka topraklı yaptırın.
Günde bir kaç saatten fazla keyif, oyun ve web gibi zorunlu olmayan aktiviteler için bilgisayar karşısında zaman harcamayın.
Son olarak, bilinen tüm elektronik cihazlarda elektromanyetik alanı yakalama becerileri yüzünden özellikle ametist kristalleri kullanmanızı ve bilgisayarınızın yakınına koymanızı önereceğim.
Bu ametist kristalleri belli aralıklarla deniz suyuyla topraklandıklarında elektrik yükleri sıfırlanarak gereken koruma alanını sağlamaya devam ederler."

Sevgili okurlar, ben şahsen Balıkesir Dursunbey Güğü Köyü'nde çalışırken, köyde ametist madeni olması nedeniyle, bol miktarda ametist kristali edinmiştim.

VE EN ÖNEMLİ KONU:
. . . Eğer acil servis doktoru falan değilseniz, cep telefonunuz uyuyacağınız odada asla açık olarak kalmamalı. Gece siz uyurken Yatak Odanızdan en az 10 metre uzakta olmalıdır!!!!
Yapılan araştırmalara göre 20 dakika boyunca cep telefonu ile kesintisiz konuşanların, bir sağlık kuruluşunda beyin kontrolünden geçmesi gerekiyor. Nitekim telefon ile konuşurken sınırı aştığınızda hep başınız ağrır.. Unutmayınki , konuşurken de telefonun patlama gibi bir tehlikesi vardır . . . Mutlaka KULAKLIK KULLANIN ! ! !

Telsiz telefonlarda da benzer tehlikeler mevcut, ev telefonunuz telsizse değiştirin, kablolu alın.
Çamaşır ve bulaşık makineleri çalışırken yanında durmayın ( mesela bulaşık makinesini çalıştırıp yanındaki masada keyif çayı içmeyin veya masa keyfi yapmayın ), çünkü çok manyetik alan yayarlar. Özellikle çamaşır makinesinin, çamaşırları döndürme aşamasında hemen uzaklaşın.
Son olarak; kullanmadığınız aletleri fişten çekin. Yapılan araştırmaya göre, "stand by" da yani bekleme modunda kalan aletler, gene elektrik tuketıyorlar. Ve ABD'de bekleme modunda tüketilen elektiriğe " vampir elektirik" deniliyor. Bu da gösteriyor ki elektronik aletler fişten çekilmediği, en azından güç düğmesinden kapanmadığı sürece bizim için tehlike yaymaya devam ediyor.
Tüm bu aletlerin neden olduğu masraf ve küresel ısınma yetmiyormuş gibi, bizi de tüketiyorlar yavaş yavaş.

(Dç Doktor Ayşegül yıldız)

11 Aralık 2013 Çarşamba

11.12.13 Güzel Günler


Ömrünüzde en güzel günler bu akşam başlasın ...
Bugün evlenin;
Bugün yeni bebekler gelsin dünyaya
Evlenme teklif edin mesela bugün
isterseniz bugün birşeylere karalayın bir kenara
bir yemek mi yesek acaba yoksa ???
benden ufacık sebep olsun, özel olsun, anı olsun, tarih olsun...
 İyi Akşamlar Dostlar

30 Eylül 2013 Pazartesi

DIY : KENDİN YA : Çiçek Hamur Kurabiye Kaseler...


Merhaba

Uzun zamandır böyle değişik sunumlar üzerine misafirlerim için çabalıyorum
en son canım komşucum elif çok becerikli, hatta sipariş bile alıyor butik pasta kurabiye ve cupcake ler üzerine
benimde cupcake ve butik kurabiye denemelerim oldu...
güzel sonuçlar aldık, çok mutluyum
resimlerimi paylaşacagım sizlerle
ama bu kare sırf fikir amaçlı çok beğendiğim için sizlere sunuyorum
Çiçek Hamur Kurabiye Kaseler...
balköpüğünden çok güzel bir paylaşım, çok severek takip ediyorum kendisini...
sizlere de tatlı bir sunum için öneri olur diye düşündüm,
severek paylaşıyorum...

sevgilerimle...

19 Haziran 2013 Çarşamba

KARPUZ'dan Hiç PASTA olur Mu ??? Süprizzz

Evet SÜPRİİİİZ PASTA....

Misafirlerinizin karşına böyle süpriz pasta ile çıksanız nasıl olur???


Bence çoooook güzel olur,
özellikle böyle yaz ortası iyi fikir diyorum bu çalışmaya :) Enfess Buz Gibi ...

Resimlerde az ve öz şekilde malzemelerimizi ve nasıl yapmamız gerektiği anlaşılıyor . . .


Yapılışı:

Şöyle güzelce bir karpuzun alt ve üst kısmı düz olacak şekilde kesip çıkartıyorsunuz,
Etrafını tercihinize göre puding, kremşanti veya labneli pasta kremanızla kaplıyorsunuz.
Süsleme tamamen size kalmış:)
Hayal gücünüze hep güvenmişimdir zaten.
Resim yurdışında bir siteden, ahududu ve böğürtlenle süslemeyi tercih etmişler,
Çevresini ise kapladığımız krema üzerine ince kesilmiş badem veya fıstık hata parça çikolata ile renklendirebilirsiniz...

Afiyet Bal Şeker Olsun....




31 Mayıs 2013 Cuma

Aile Doğumgünü Takvimi - Süpper Bir DIY Projesi

Arkadaşlar harika bir el ürünü ile karşınızdayım, yani ben çok beğendim.. 

  • Odanıza sevimli bir dekorasyon objesi :)

  • Doğum günlerini kesinlikle unutmazsınız.

  • Hadi ne kadar üreticisiniz göstein kendinizi . . . 

    • Unutulmamak için anlamlı bir hediye :P

      Yurtdışında bir siteden alıntıdır, aslında pinterestte çok beğenilmiş bir albüm, gerçekten çok becerikli insanlar var şu hayatta, 
      birde fetih sinemasyonunu izlerken böyle düşünmüştüm, bu yaşlarda insan kaleleri fethediyor, ne sıkıntılar içinde yollara düşülüyor, başarıları anlatamıyorum bile, uğruna can veren milletin torunlarıyız... ah biz nerelerdeyiz . . .
      Resimlere bakarak aslında yapılışını çözebiliriz diye düşünüyorum, açıklama yok ben yardımcı olmaya çalışacağım...

      1. Küçük parçalar halinde kesilmiş tahtalara yada daha kolayı mukavvaları para büyüklüğünde keserek başlayabiliriz,
      2. sonrasında renkli renkli gönlünüzden geçtiği gibi boyuyorsunuz.
      3. boyalı objelerin üzerine kimin doğum günü ise adını ve tarihini yazıyoruz...
      4. ana ahşap panomozo hazırlamaya geçelim şimdide. taban renk seçelim, üzerine ailem, family yada canlarım yazabilirsiniz, hazır ahşap harfler var bebek odaları için tasarlanan direk onları yapıştırarakta hazırlanabilir...
      5. Ayları yazıyoruz taban kısmına
      6. Altlarına tarihlerine göre küşük dairelerinizi yerleştirin şimdi.
      7. son olarak ta kurdela dantel bir iple bağlayalım, hhazır, bitti...


      İyi günlerinizde kullanın, çok güzel oldu...
      Başarılı bir proje oldu bence...









26 Nisan 2013 Cuma

İnci Taş Modası :::: DIY :::: Gömlek Yaka Süsleme

 
Harika görünüyor değil mi?
Yurtdışında bir blog Megan'a ait tasarım, ellerine sağlık çok beğendim...  
 
 

 
Yakayı yapmak için düzgün ve sağlam yakalı bir gömlek, çeşitli boylarda inciler, zincirler, düğmeler, eski kırık küpe ve  kolye parçaları, boncuklar, yapay elmas küpeler, iğne, iplik ve makas gerekli. 
 
NOT * Öncelikle bu iş için kullanacağınız gömlek  kuru temizleme yapılmış  ya da dikkatlice elde yıkanmış olmalı. 
 
 
İsterseniz  gömleğin sadece yakasını kullanarak süslediğiniz yakayı başka kıyafetlerle eşleştirerek kolye gibi kullanabilirsiniz...
 
 

 
 

Benzer Yazılarım

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

...♥ Zeynep'le Güne Merhaba ♥...

'Ve sen yine denendiginde
ve yine kalbin daraldiginda
ve yine bütün kapilar yüzüne kapandiginda
ve yine ne yapman gerektigini bilemediginde
Uzun uzun düsünve hatirla Yaradanini!
Allah kuluna kâfi degil mi?
(Zümer/36)

Konumuz Ne olsun :)

Zeynep'le Hafta Sonu (107) Zeynep'le Alışveriş (95) ÖNEMLİ (93) Zeynep'in Mutfağı (85) Mutluluk (77) Zeynep'le MODA (67) Zeynep'le Dekorasyon (63) DIY (62) KADIN (59) Dekorasyon (53) Elbise Dolabı (50) Bebek (49) Zeynep'le Ramazan (49) aşk (48) Evlilik (46) Seni Seviyorum (44) İlişkiler (44) Doğum Günü (40) Fotoğraf (40) GÜZELLİK (40) Ev (38) Tasarım (34) Düğün (33) İstanbul (31) Romantik (30) Mutfak (29) Tatil (29) Abiye (28) Erkek (25) HEDİYE (25) eğlence (25) Beyaz (22) Bebek Odası (21) Ahmet Mert (20) Gelin (19) Sevgililer Günü (19) Nişan (17) Pratik Bilgiler (17) müzik (17) Ayakkabı (16) Bahar (16) Yatak Odası (15) Derya Baykal (14) Hamilelik (14) Sinema (13) Ünlülerin Evi (12) Zara (10) Bahçe (7) Pırlanta (5) DIYi (4)